İngilizce Sözlük
to fix, to ascertain nedir, to fix, to ascertain türkçesi
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
to fix, to ascertain ne demek
to fix, to ascertain : saptamak
son yapılan çeviriler
saptamak
göze gelmek
kırıtmak
kadınsı
yiyecek sağlayan kimse
Bu kontrollü otopark mı?
düzlemsel ızgaralı lambe
soru sorar gibi (bakış/yüz ifadesi)
iç etiketleme
havaalanı gözetim radarı
drenaj sifonu
yağmurlu
teleferik
sütun ikili delikli kart
nanovolt
come
aceleyle
düzeltici
bir şeyi (bir yere) bırakmak/koymak
düz bantlı götürücü